VE
vaki oldu ki, İsrailde kıral olmadığı o günlerde, Efraim dağlığının arka
taraflarında misafir olan bir Levili vardı, ve Beyt-lehem-yahudadan kendisine
bir cariye aldı.
2.
Ve cariyesi ona karşı zina etti, ve onun yanından Beyt-lehem-yahudaya,
babasının evine gitti, ve dört ay müddet orada kaldı.
3.
Ve kocası kalktı, yüreğine söyliyip kadını geri getirmek için onun ardınca
gitti, ve yanında uşağı ile beraber iki eşek vardı, ve kadın onu babasının
evine getirdi; ve genç kadının babası onu görünce sevinçle karşıladı.
4.
Ve kaynatası, genç kadının babası, onu alıkoydu; ve üç gün onunla oturdu; ve
yediler, ve içtiler, ve orada gecelediler.
5.
Ve vaki oldu ki, dördüncü gün, sabahlayın erken kalktılar, ve adam gitmek için
kalktı; ve genç kadının babası damadına dedi: Bir lokma ekmekle yüreğini
kuvvetlendir de ondan sonra gidersiniz.
6.
Ve oturdular, ve ikisi birlikte yediler ve içtiler; ve genç kadının babası
adama dedi: Rica ederim, geceyi geçirmeğe razı ol, ve yüreğin hoş olsun.
7.
Ve adam gitmek için ayağa kalktı; ve kaynatası onu zorladı, ve oturup yine
geceyi orada geçirdi.
8.
Ve beşinci gün gitmek için sabahlayın erken kalktı; ve genç kadının babası
dedi: Rica ederim, yüreğini kuvvetlendir, ve gün sona erinciye kadar eğlenin;
ve ikisi yemek yediler.
9.
Ve adam, cariyesi ve uşağı ile gitmek için kalktığı zaman, kaynatası, genç
kadının babası, ona dedi: İşte, gün akşama yaklaşıyor, rica ederim geceleyin;
işte, gün bitmek üzredir, geceyi burada geçir, ve yüreğin hoş olsun; ve yarın
yoluna erken gidersin, ve kendi çadırına varırsın.
10.
Fakat adam gecelemek istemedi, ve kalkıp gitti, ve Yebusun karşısına vardı (o
Yeruşalimdir); ve kendisile beraber palanlı iki eşek vardı; cariyesi de yanında
idi.
11.
Onlar Yebus yakınında iken gün çok inmişti; ve uşak efendisine dedi: Rica
ederim, gel ve Yebusîlerin bu şehrine sapalım, ve orada geceliyelim.
12.
Ve efendisi ona dedi: İsrail oğullarından olmıyan yabancının şehrine
sapmıyacağız; fakat Gibeaya geçeceğiz.
13.
Ve uşağına dedi: Gel, bu yerlerden birine yaklaşalım; ve Gibeada yahut Ramada
geceleriz.
14.
Ve geçip gittiler; ve Benyaminin Gibea şehrine yakınken üzerlerine güneş battı.
15.
Ve Gibeaya girip gecelemek üzre oraya saptılar; ve o girdi, ve şehrin
meydanında oturdu; çünkü gecelemek için onları evine alan kimse yoktu.
16.
Ve işte, kocamış bir adam akşamlayın kırdan, işinden geliyordu; ve adam Efraim
dağlığındandı, ve Gibeada misafirdi; fakat o yerin ahalisi Benyaminî idiler.
17.
Ve gözlerini kaldırıp şehrin meydanında yolcuyu gördü; ve kocamış adam dedi:
Nereye gidiyorsun? ve nereden geliyorsun?
18.
Ve ona dedi: Beyt-lehem-yahudadan Efraim dağlığının arka taraflarına geçiyoruz;
ben oradanım, ve Beyt-lehem-yahudaya gittim; ve şimdi RABBİN evine gidiyorum;
ve beni evine alan yok.
19.
Halbuki eşeklerimiz için saman da var, yem de var; benim için ve cariyem için,
ve kullarının yanında olan uşak için ekmek ve şarap da var; hiç bir şey eksik
değil.
20.
Ve kocamış adam dedi: Sana selâmet olsun; fakat bütün ihtiyacın benim üzerimde
olsun; ancak meydanda geceleme.
21.
Ve onu evine getirdi, ve eşeklere yem verdi; ve kendi ayaklarını yıkadılar, ve
yiyip içtiler.
22.
Onlar yüreklerini hoş etmekte iken, işte, şehrin adamları, yaramaz kimseler,
evi kuşatıp kapıyı çaldılar; ve kocamış adama, ev sahibine dediler: Evine
gelmiş olan o adamı çıkar da bilelim.
23.
Ve adam, ev sahibi, onlara çıktı, ve kendilerine dedi: Hayır, kardeşlerim, rica
ederim, kötülük etmeyin; mademki bu adam benim evime geldi, bu alçaklığı
yapmayın.
24.
İşte, ere varmamış kızım, ve o adamın cariyesi; şimdi onları çıkarayım da
onları alçaltın, ve gözünüzde iyi olanı onlara yapın; fakat bu adama böyle bir
alçaklık etmeyin.
25.
Fakat adamlar onu dinlemek istemediler; ve adam cariyesini tuttu, ve dışarıya
onlara çıkardı; ve onu bildiler, ve bütün gece sabaha kadar onu kötü
kullandılar; ve şafak sökerken onu salıverdiler.
26.
Ve kadın gün ağarırken geldi, ve efendisinin içinde bulunduğu adamın evinin
kapısında ortalık aydınlanıncıya kadar düşüp kaldı.
27.
Ve efendisi sabahlayın kalkıp evin kapılarını açtı, ve yoluna gitmek için
çıktı; ve işte, kadın, cariyesi, evin kapısında düşmüştü, ve elleri eşiğin
üzerinde idi.
28.
Ve ona: Kalk da gidelim, dedi; fakat cevap veren yoktu; ve onu eşek üzerine
aldı; ve adam kalkıp yerine gitti.
29.
Ve evine gelince bir bıçak aldı, ve cariyesini tutup kemiklerine göre onu on
iki parçaya ayırdı, ve onu bütün İsrail sınırlarına gönderdi.
30.
Ve vaki oldu ki, her gören dedi: İsrail oğulları Mısır diyarından çıktıkları
günden bugüne kadar böyle bir şey olmamış ve görülmemiştir; bunun üzerine
düşünün, öğütleşip söyleyin.